51 — Allah buyurdu ki: "İki tanrı edinmeyin, O ancak bir tek tanrıdır ve yalnız. Benden korkun."
52 — Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. itaat ta daima
O'nadır. Yoksa Allah'tan başkasından mı sakınıyorsunuz?
53 — Sizdeki her nimet Allah'tandır. Sonra bir sıkıntıya uğraDIĞINIZda yalnız O'na sığınırsınız.
M — Sonra sıkıntınızı giderince de içinizden bazıları Rablerine
şirk koşarlar.
15 — Kendilerine verdiğimize nankörlük etmeleri için. Geçinin
bakalım yakında göreceksiniz.
Başka benzer ve eslerden değil Ihtarı biraz daha ilerletmek için korkuyu daha da artırıyor. Zira
bütün itikadı konular ancak ve ancak bu temel üzerine kaim olur.
Bu konu insan ruhunda açık seçik olarak yer etmedikçe, gizli kapalı hiç bir noktası kalmadan bütün inceliği ve mükemmeliiğiyle yeretmedikçe hiç bir mesele halledilemez.
O, ancak bir tek tanrıdır... Ve O, ancak bir tek mülk sahibidir...
"Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Onundur." Yalnız O'na itaat
edılir. Din O'nun dinidir. Din ortaya çıktığı andan beri yalnız ve yalnız O'nun dini vardır. Yegane mün'imi hakîki O dur: "Sizdeki her nimet Allah'tandır..." Sizin fıtratınız darda kaldığınız zaman, bir sıkıntı ile yüzyüze geldiğiniz vakit yalnız ve yalnız O'na yönelir. Her türlü şirki ve oydurma tanrıları reddeder "Sonra bîr sıkıntıya uğradığınız zaman ona sığınırsınız.'' Siz bu sıkıntıdan kurtarması için O'na yalvarırsınız.
Böylece Allah; ulühiyet, mülk, din, itaat, nimet ve yöneliş bakımından essiz ve benzersiz olarak kalıyor. Ve insanoğlunun fıtrat
bütün bu gerçekleri ancak bir sıkıntıya düştüğü zaman fark edebiliyor ve üzerindeki sirk kalıntılarını temizliyor. Bununla beraber bazı
kimseler de var ki; korkunç sıkıntıdan Allah kendilerini kurtarınca
önce tevhidi kabul etmişken tekrar sirke dalarlar. Neticede Allah'ın
kendilerine verdiği nimeti unutuyor, ihsan ettiği hidayeti görmemezlikten geliyor ve küfre dalıyorlar... O halde beklesin onlar bakalım
bu kısa müddetiik eğlenceden sonra başlarına nelerin geleceğini:
**Geçinin bakalım yakında göreceksiniz."
Şu ayeti kerîmenin canlandırmaya çalıştığı tip beşeriyet aleminde çok rastlanan bir tiptir: ''Sonra sıkıntınızı giderince içinizden bazıları Rablerine şirk koşarlar." Sıkıntıya düşünce kalbler Allah'a
yönelir... Çünkü doğuştan O'ndan başka kimsenin kendisini kurtaramıyacağını bilir. Sıkıntısı gidince baslar eğlenmeye ve nimeti har
vurup harman savurmaya. Allah'la olan bağlantısını gevşetir. Çeşit
çeşit bâtıllara dalar. Çeşit çeşit eşler koşmaya başlar Allah'a. Bir kısım değerleri tanrılaştırır, bir kısım sistemleri putlaştırır ve bir kısım insanları adını söylemese bile ilahlastınr..
~---■—— ••*
Bazı zaman olur ki insan fıtratı şiddetli bir bozuklukla karşılaşır, korkunç bir inhirafla yüz yüze gelir. Ve bir kısım insanlar sıkıntılı anlarında Allah'tan başkalarına yönelirler. Bir takım yaratıklardan yardım isterler ve kendilerini kurtarması için dileklerde bulunurlar. Ve derler ki bunlar, bu yaratıklar Allah katından gelmiştir, yahutta indirilmiştir. Bazı kere de böyle şeylere baş vurmadan doğrudan doğruya onların şefaatini isterler. Bunlar da sapıklık itibariyle Kuranı kerîmin anlattığı tiplerden ve cahiliyet devri müşrikalerinden sapıklık bakımından daha aşağı değildirler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder