6 Aralık 2013 Cuma

Ey Suriye'nin Yiğit Kahramanları! Bizi Kurtarın

              Ey Suriye'nin Yiğit Kahramanları! Bizi Kurtarın

M. Kemalin 1917 yılında Filistin gibi, 1918 yılında Suriye Cephelerinde 120.000 askeri başsız bırakarak, süngülenerek öldürülmelerine neden olduktan sonra; Lozan İhanet antlaşmasını imzalayıp Suriyeyi kaybetmemiz fiilen ve resmi olarak gerçekleşmiş oldu.
M. Kemal ve arkadaşları; Suriye gibi Afrika'dan Asya'ya, orta doğudan Avrupa'ya tüm topraklarımızı Lozan ihanet antlaşmasıyla itilaf devletlerine hediye ettiler. Kıbrıs, Suriye, Batum, Batı Trakya, Musul, Kerkük ve Süleymaniye vb. İtilaf devletlerine Lozan'da bırakılmıştı. Lozan ihanet antlaşmasından sonra Hilafetin ilgasıyla birlikte İslam Ümmmeti o günden bu güne kadar başsız kaldı. Ümmeti kollayacak, koruyacak bir kalkanları olmadığı içinde hep katledildi. Bu katledilmeleri tüm İslam belderinde olduğu gibi en vahşice şuan Suriye'de yapılmaktadır. Yine bu katledilmeler sadece bölgede ajan olan katiller eliyle değil tüm batıl Avrupa devleri yanında Müslüman ülkelerin yöneticileri tarafından da yapılmaktadır.
Yaramız çok derin ve sanılandan daha büyük. Çünkü sadece emperyalizm ve diktatör ile ibaret değil sorunlarımız. Bu büyük sorunların yanında dikkatimi çeken bir nokta oldu tvlerde: Suriye muhalefetiyle ilgili yapılan yanıltıcı bilgi ve yalan haberlerle gerçeği çarpıtma çabalarının ana teması, Suriyeli kahramanların insanlık dışı savaş suçları işleyen birer cani, tarihin labirentlerinde kalmış birer gerici olduklarına dair. Suriye’de İslamcı muhalefete atfedilen boğaz kesme ve başka suç isnatlarının genelde rejim askerleri ve şebbihalardan cinayet, işkence ve tecavüz olaylarına katılanlara uygulandığı ifade edilmektedir.
50 küsur yıldır Suriye halkına kan kusturan baba ve oğul Esed’in liderliğindeki Katil Baas Rejiminin on binlerce insanı katletmesini, hapishanelerde çürütmesini, tecavüz ve işkenceleri, yüzbinlerce insanın Suriye dışına kaçmak zorunda olmasını bu güne kadar hiç gündeme getirmeyenler bu gün çıkıp: El Nusra üzerinden İslamcı muhalefetin öcüleştirilmesine dair kurgular olduğu yansımaya çalışıyor. Öyleki; İslamcı muhaliflerin bazı video ve fotoğraflara yansıyan boğaz kesme ve benzeri uygulamaları üzerinden, muhaliflerin insanlık dışı birer canavar olduğunu göstermeye çalışmaktalar.
İslami cihadi gurupların arasına karışmış olan bazı satılmış ajanların kasıtlı olarak görüntüleri servis etmeleri söz konusu da olabilir. Ama İslami cihadi gurupların insanlara işkence etmesi, suçsuz sivilleri katletmesi gibi savaş suçu işlediğine dair hiçbir iddia söz konusu değildir. Olamazda, olmasıda imkansızdır; çünkü İslami gurupların amaçları zaten halkını katleden cani ve zalim yönetime karşı mücadele etmek değilmidir.
İşin bir diğer garip yanı ise: Siyonist İsrail, ABD, Rusya, Suudi Arabistan ve İran gibi ülkeler arkasında durduğu için halkını katlederek öldürebilen esad bazı hain çevrelerce kahraman ilan edilebiliyor olmasıdır. Maalesef bu dünya da böyle katiller ve halk düşmanları hep sahte kahramanmış gibi sunulduğu tarihde binlercesi mevcuttur.
İslam Coğrafyasında Esed gibi satılmış ve sahte kahramanlardan çok olduğunu görüyoruz. İran ve Hizbullah terör gruplarının planlarına göre Sünni Müslümanlarca muteber olan dini ve tarihi şahsiyetlerin olduğu; camii, medrese, külliye, çarşı ve Pazar gibi her ne kadar mekân varsa hepsini yerle bir etmekle kalmayıp; çoluk çocuk, genç yaşlı, kadın erkek demeden ümmetimizi katletmektedirler. Birde Hasan Nasrallah’ın utanmadan“Ne kadar gerekiyorsa Suriye’de o kadar kalacağız.” demeyide kendine şeref sayarak açıklama yapması nasıl bir insanlık suçudur anlamak zor.
Suriye’de Esed rejimini ayakta tutmak adına İran ve Hizbullah tarafından göze alınan bunca vahşete karşı kör, sağır ve dilsiz kalan ‘İslamcı’ aydınlar da var. Sadece ABD, İsrail, İngiltere vb’nin işgal ve katliamlarına karşı ortalığa dökülen ezberlerden ibaret söylemlerin ve sahiplerinin Suriye’de ahlaken ve siyaseten açık bir iflas yaşadıklarına şahit oluyoruz. Hakikati, adaleti ve merhameti savunmaktan aciz ve daha da kötüsü İran ve Hizbullah’ın karizmasına ipotek edilmiş aydın karakteriyle nasıl ve ne kadar mesafe kat edilebileceğini fiilen test etmiş oluyoruz.
Suriye bütün dünyanın gözü önünde toplu kıyım ve yıkımların ülkesine dönüşmüş durumda. Hemen her gün; fakat özellikle de Cuma günleri Baas-Esed cuntası tarafından çeşitli bölgelerde çocuk-kadın-erkek ayrımı yapılmaksızın Müslüman kardeşlerimiz sistematik olarak katlediyorlar/katledilmektedir.
Avrupanın rezil gözlemcilerinden medet umanlarda var. Hiç görmüyorlar mı BM gözlemcileri sadece yetersiz bırakılan sayısal açıdan değil asıl olarak misyonları açısından Baas rejiminin zulümlerine çanak tutmakla kalmayıp Katledilen müslümanların sayısını tutup Avrupaya büyük memnuniyet sağladıklarını...
Zaten BM’nin temsil ettiği değerler; insanlığın, adaletin ve hukukun değerleri değil ABD-AB bloğu ve Rusya-Çin bloğunun arasında seyreden güçler mücadelesinin konjonktürel hesapları olduğunu aklı selim herkes bilmiyor değil.
İsrail’in bütün işgal ve katliamlarının zirve yaptığı dönemlerde ABD’nin kanatları altında korunduğunu, BM Güvenlik Konseyi’nden zor bela çıkarılan yaptırım kararlarının hiçbir işe yaramadığını hatırlatmaya gerek yok sanırım değil mi kardeşlerim. Rusya’nın önce Afganistan sonra da Çeçenistan’da gerçekleştirdiği işgal ve katliamların yanında ABD'nin Irakda yaptığı karşısında BM’den dişe dokunur hangi kararlar çıkmıştı?
Ha bu yukardaki kafir devleleri anladık peki; İran’ın yaşanan işkence, cinayet, yıkım ve katliamlara rağmen Suriye’deki Baas-Esed cuntasının arkasında sıkı sıkıya durmasının anlamı nedir peki?
Eli kanlı katil bir rejimi, halkının kanını dökmeyi, canını almayı, çocukları parçalayarak, kadınları tecavüz ederek öldürmeyi sistematik bir devlet politikası olarak işleten Baas-Esed değilmiş gibi hava ortaya koymakta neyin nesi, hangi vicdanın eseri...
Aslında Avrupanın, İranın ve Hizbullahın Suriye’deki kahramanların isteklerinin İslami hilafet kurmak olduğunu, bunun tüm bölgede faciaya yol açabileceğini belirtmesi de, Şam katilinin yedeği hazırlanmadan yapılacak askeri müdahalenin araziye büyük ölçüde hakim olan İslamcıların lehine bir boşluk oluşturacağına dikkat çektikleri de ayrı bir olaydır.

Suriyeli ve Suriyede mücadele eden ey büyük kahramanlar!
Ey Suriyenin Yiğit kahramanları! Ne olur oyunlara gelmeyerek, Ümmetin sizden beklentisini gerçekleştirerek bizi kurtarın!
Ey Suriyedeki yiğit kahramanlar; “Rusya’nın Ortadoğu ayaklanmaları ile ilgili olarak en çok kaygı verici olanın Beşşar rejiminin enkazı üzerine Suriye’de Müslümanların bir HİLAFETİN ortaya çıkması endişesini taşıdığını” dile getirmesi başından beri bu tehlikenin varlığından haberdar oldukları ve ABD ile “yapay karşıtlık üzerinden müttefiklik” siyasetini izlediklerini ele veriyor. Siz bu batının kokularını gerçekleçleştirerek bizi kurtarın!
Ey Suriyedeki yiğit kahramanlar; “Amerika’nın stratejik hedefi, İslamcıların ülkede otoriteyi ele geçirmelerine imkan vermeden Esed’in yönetimden uzaklaştırılmasını sağlamak” olduğunu vurgulamakta ve ABD’nin derdinin esasta Esed’le değil, İslamcılarla olduğunu ortaya koymuştur. Sizde İslami uyanığa sahip olarak bu batıl devletin üzerinizde oynandığı oyununa gelmeyerek bizi ve  Suriye ile birlikte tüm İslam beldesini kurtarınız.
Ey Suriyedeki yiğit kahramanlar; ABD kuklasına  yönetimi teslim edinceye kadar Esedi iktidarda kalmaya devam edeceğini açıkça ifade etmektedir. Batının kendisinden istediği tek ve koşulsuz talep budur. Sizde abdenin kendi ajanını yerleştirmesine izin vermeden kahramanca siyasi ve askeri mücadele ediniz ve bizi kurtarınız.
Ey Suriyedeki yiğit kahramanlar; Allah Rasulü (s.a.v.)’in veda hutbesinde, “Şeytan, artık sizin bu topraklarınızda ebediyyen kendisine ibadet edinilmesinden umudunu kesmiştir” sözlerine benzer bir durum ile ABD’nin Suriyede ebediyyen kendisine kulluk edecek kuklalar bulamayacağını ortaya koyun ki; bütün dünya  kahramalığınızı ve bizi nasıl kurtardığınızı açıkça görsün.
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Batı ve batılıların Suriye devrimini akamete uğratmak için masaya sürdüğü tüm komplolar boşa çıkmış,  batı çaresizce alışıldık bir komploya yeniden başvurabilir, bu mübarek devrimi ötekileştirmek, yalnızlaştırmak ve şeytanlaştırmak için terörize etmeye çalışacaktır. Sakın ola bu oyunlara gelmeyiniz, bizi kurtarmaya devam ediniz.
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; İslam’ın Arap yarımadasında ilk defa varlık sahnesine çıkması, dünya siyasi dengesi içinde vücut bulması gibi İslam devletini tarih sahnesine tekrar çıkararak bizi kurtarınız.
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Dünya siyasi sahnesinde şu son yüzyılda İslam ümmetinin hali pürmelâline baktığımızda sahabe-i kirâmın neden İslam Devleti’nin kuruluşunu tarihin başlangıcı olarak tespit ettiğini anlayabilmeli ve İslam Devletini tarih sahnesine tekrar çıkarmalıyız.
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Kuseyr'i, Hamayı, Humusu ele geçiren  Esad ordusu ve Hizbullah militanları  halepe doğru ilerliyor ne olur onlara engel olunuz ve bizi kurtarınız!
Ey Suriyeyedeki Yiğit Kahramanlar; Myanmar'da bize soykırım uygulanıyor, Myanmar'daki  katliamlara devlet ve güvenlik güçleri göz yumuyor, Arakandaki Rohingya Müslümanların sistemli şiddet uygulanıyor, Müslüman köyleri boşaltılıyor; erkekler ve çocuklar keyfi tutuklanıyor, işkence uğratılılıyor, Arakanda Savunmasız kadın ve çocukların katlediliyor, bacılarımıza güvenlik birimlerinin tecavüz ediyor, Ne olur bizi kurtarın!
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Kafir  Fransa'da  peçe bahanesiyle Müslüman kadınlarımıza   kimlik kontrolü sırasında şiddet uyguluyor ve biber gazı kullanıyor. Ne olur bizi kafir Fransız polisinden ve bu kafir devletten kurtarın!
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Kafir Almanya'da yaklaşık 30-40 yıldır Müslümanları bir arada tutmaya çalışan büyük İslam cemaatlerine karşı duruyor, İslam dinine ters görüşleri barındıran bir cemaate resmi statü verilmesini sağlıyor. Ne olur bizi Kafir Almanya devletinden kurtarın!
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Kafir Çin'inin güvenlik güçleri, 700 kadar Hui Müslümana ait evleri zorla yıkıyor, Çin güvenlik güçleri, Qinghai'de evlerinin yıkılmasına karşı çıkan Hui Müslümanlara karşı operasyon düzenliyor, Polisin operasyon sırasında Huilere ''sakinleştirici iğne'' atması sonucu 8'i çocuk 9 kişi hastaneye kaldırılıyor, İğnelerden etkilenen çocukların bayıldığı ve sonrasında görme sorunu yaşıyor. Ne olur bizi bu zalim Çin devletinden kurtarın!
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Zillet yakışmaz Muhammed’e tabi olana.” İzzet ve şeref elbisesi giymelisiniz ki bizede giydirebilesiniz.
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; bütün insanlığı karanlıklardan aydınlığa çıkartmak, köhnemiş düşüncelerin neden olduğu sorunsallara çözüm üretmek için gönderilmiş bu evrensel ilahi dine yeryüzünde ilk defa yaşam alanı açmak olan Hicrete koşunuz ve bizi kurtarınız.
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; İslami hayatı yeniden başlatmak ve İslam davasını aleme yaymaya çalışınız. Hayatın bütün işlerinin  şeri hükümlere uygun olarak yürütüldüğü  ve hayata  bakışın helal ve harama uygun olduğunu, bir  İslami toplumda Hilafet Devleti olan İslam Devletinin  gölgesinde bir İslami yaşantıyı yaşamaya  Müslümanları tekrar döndürmeye çalışınız ve bizi kurtarınız.
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; İslam Devleti ki, içinde Allah'ın Kitabı ve Rasulullahın sünneti üzerine dinleyip, itaat etmek üzere, İslami davet ve cihat yoluyla bütün dünyaya yaymak üzere İslami davet üzere biat ederek Müslümanların seçtiği bir halifenin bulunduğu devlet için çalıştığınız ve Ümmeti geçmişteki izzet ve şerefine yeniden ulaştırmaya çaba sarf eden ve  böylece ümmet geçmişte olduğu gibi İslam hükümlerine  yönetilecek  diğer devletlerden ve halklardan süratle ilerleme dizginine gelemesi için çalışınız ve bizi kurtarınız.
 Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; beşeriyetin(insanlığın) hidayetini ve İslamın yeryüzünü kaplayıncaya kadar küfürle, küfür fikirleri ve nizamlarıyla çarpışmak için İslam Ümmet'inin liderliğini hedef edinin ve bizi kurtarınız.
Ey Suriyenin Yiğit Kahramanlar; Ocak ayının 22’sınde Cenevre-2 toplantısı yapılacaktır. Taraflar bu toplantıya hazırlanıyor. Cenevre’de yapılacak olan toplantı tarihi ve ülkenin/ülkemizin geleceği açısından son derece önemli olacaktır. Burada gizli kapaklı antlaşmalar, satmalar, satılmalar olacak. Sakın ola bu toplantıya katılıpta büyük hata yapmayınız, siyasi basiretinizi kaybetmeyiniz ve ümmetin size bakışında hata oluşturmayınız.
Ey Suriyenin Yiğit Kahramanları Suriye ile birlikte Tüm İslam Cografyasını kurtarınız!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder