Ey Suriye'nin
Yiğit Kahramanları! Bizi Kurtarın
M. Kemalin 1917 yılında Filistin gibi, 1918 yılında Suriye
Cephelerinde 120.000 askeri başsız bırakarak, süngülenerek öldürülmelerine
neden olduktan sonra; Lozan İhanet antlaşmasını imzalayıp Suriyeyi kaybetmemiz
fiilen ve resmi olarak gerçekleşmiş oldu.
M. Kemal ve arkadaşları; Suriye gibi Afrika'dan Asya'ya, orta doğudan
Avrupa'ya tüm topraklarımızı Lozan ihanet antlaşmasıyla itilaf devletlerine
hediye ettiler. Kıbrıs, Suriye, Batum, Batı Trakya, Musul, Kerkük ve
Süleymaniye vb. İtilaf devletlerine Lozan'da bırakılmıştı. Lozan ihanet
antlaşmasından sonra Hilafetin ilgasıyla birlikte İslam Ümmmeti o günden bu
güne kadar başsız kaldı. Ümmeti kollayacak, koruyacak bir kalkanları olmadığı
içinde hep katledildi. Bu katledilmeleri tüm İslam belderinde olduğu gibi en
vahşice şuan Suriye'de yapılmaktadır. Yine bu katledilmeler sadece bölgede ajan
olan katiller eliyle değil tüm batıl Avrupa devleri yanında Müslüman ülkelerin
yöneticileri tarafından da yapılmaktadır.
Yaramız çok derin ve sanılandan daha büyük. Çünkü sadece emperyalizm
ve diktatör ile ibaret değil sorunlarımız. Bu büyük sorunların yanında
dikkatimi çeken bir nokta oldu tvlerde: Suriye muhalefetiyle ilgili yapılan yanıltıcı bilgi ve yalan
haberlerle gerçeği çarpıtma çabalarının ana teması, Suriyeli kahramanların
insanlık dışı savaş suçları işleyen birer cani, tarihin labirentlerinde kalmış
birer gerici olduklarına dair. Suriye’de İslamcı muhalefete atfedilen boğaz
kesme ve başka suç isnatlarının genelde rejim askerleri ve şebbihalardan
cinayet, işkence ve tecavüz olaylarına katılanlara uygulandığı ifade
edilmektedir.
50 küsur yıldır Suriye halkına kan kusturan baba ve oğul Esed’in
liderliğindeki Katil Baas Rejiminin on binlerce insanı katletmesini,
hapishanelerde çürütmesini, tecavüz ve işkenceleri, yüzbinlerce insanın Suriye
dışına kaçmak zorunda olmasını bu güne kadar hiç gündeme getirmeyenler bu gün
çıkıp: El Nusra üzerinden İslamcı muhalefetin
öcüleştirilmesine dair kurgular olduğu yansımaya çalışıyor. Öyleki; İslamcı muhaliflerin bazı video ve fotoğraflara yansıyan boğaz kesme
ve benzeri uygulamaları üzerinden, muhaliflerin insanlık dışı birer canavar
olduğunu göstermeye çalışmaktalar.
İslami cihadi gurupların arasına karışmış olan bazı satılmış ajanların
kasıtlı olarak görüntüleri servis etmeleri söz konusu da olabilir. Ama İslami
cihadi gurupların insanlara işkence etmesi, suçsuz sivilleri katletmesi gibi savaş
suçu işlediğine dair hiçbir iddia söz konusu değildir. Olamazda, olmasıda
imkansızdır; çünkü İslami gurupların amaçları zaten halkını katleden cani ve
zalim yönetime karşı mücadele etmek değilmidir.
İşin bir diğer garip yanı ise: Siyonist İsrail, ABD, Rusya, Suudi
Arabistan ve İran gibi ülkeler arkasında durduğu için halkını katlederek
öldürebilen esad bazı hain çevrelerce kahraman ilan edilebiliyor olmasıdır. Maalesef
bu dünya da böyle katiller ve halk düşmanları hep sahte kahramanmış gibi
sunulduğu tarihde binlercesi mevcuttur.
İslam Coğrafyasında Esed gibi satılmış ve sahte kahramanlardan çok
olduğunu görüyoruz. İran ve Hizbullah terör gruplarının planlarına göre Sünni
Müslümanlarca muteber olan dini ve tarihi şahsiyetlerin olduğu; camii,
medrese, külliye, çarşı ve Pazar gibi her ne kadar mekân varsa hepsini yerle
bir etmekle kalmayıp; çoluk çocuk, genç yaşlı, kadın erkek demeden ümmetimizi
katletmektedirler. Birde Hasan Nasrallah’ın utanmadan“Ne kadar gerekiyorsa
Suriye’de o kadar kalacağız.” demeyide kendine şeref sayarak açıklama yapması
nasıl bir insanlık suçudur anlamak zor.
Suriye’de Esed rejimini ayakta tutmak adına İran ve Hizbullah
tarafından göze alınan bunca vahşete karşı kör, sağır ve dilsiz kalan ‘İslamcı’
aydınlar da var. Sadece ABD, İsrail, İngiltere vb’nin işgal ve katliamlarına
karşı ortalığa dökülen ezberlerden ibaret söylemlerin ve sahiplerinin Suriye’de
ahlaken ve siyaseten açık bir iflas yaşadıklarına şahit oluyoruz. Hakikati,
adaleti ve merhameti savunmaktan aciz ve daha da kötüsü İran ve Hizbullah’ın
karizmasına ipotek edilmiş aydın karakteriyle nasıl ve ne kadar mesafe kat
edilebileceğini fiilen test etmiş oluyoruz.
Suriye bütün dünyanın gözü önünde toplu kıyım ve yıkımların ülkesine
dönüşmüş durumda. Hemen her gün; fakat özellikle de Cuma günleri Baas-Esed
cuntası tarafından çeşitli bölgelerde çocuk-kadın-erkek ayrımı yapılmaksızın
Müslüman kardeşlerimiz sistematik olarak katlediyorlar/katledilmektedir.
Avrupanın rezil gözlemcilerinden medet umanlarda var. Hiç görmüyorlar
mı BM gözlemcileri sadece yetersiz bırakılan sayısal açıdan değil asıl olarak
misyonları açısından Baas rejiminin zulümlerine çanak tutmakla kalmayıp
Katledilen müslümanların sayısını tutup Avrupaya büyük memnuniyet
sağladıklarını...
Zaten BM’nin temsil ettiği değerler; insanlığın, adaletin ve hukukun
değerleri değil ABD-AB bloğu ve Rusya-Çin bloğunun arasında seyreden güçler
mücadelesinin konjonktürel hesapları olduğunu aklı selim herkes bilmiyor değil.
İsrail’in bütün işgal ve katliamlarının zirve yaptığı dönemlerde
ABD’nin kanatları altında korunduğunu, BM Güvenlik Konseyi’nden zor bela
çıkarılan yaptırım kararlarının hiçbir işe yaramadığını hatırlatmaya gerek yok
sanırım değil mi kardeşlerim. Rusya’nın önce Afganistan sonra da Çeçenistan’da
gerçekleştirdiği işgal ve katliamların yanında ABD'nin Irakda yaptığı
karşısında BM’den dişe dokunur hangi kararlar çıkmıştı?
Ha bu yukardaki kafir devleleri anladık peki; İran’ın yaşanan işkence,
cinayet, yıkım ve katliamlara rağmen Suriye’deki Baas-Esed cuntasının arkasında
sıkı sıkıya durmasının anlamı nedir peki?
Eli kanlı katil bir rejimi, halkının kanını dökmeyi, canını almayı,
çocukları parçalayarak, kadınları tecavüz ederek öldürmeyi sistematik bir
devlet politikası olarak işleten Baas-Esed değilmiş gibi hava ortaya koymakta
neyin nesi, hangi vicdanın eseri...
Aslında Avrupanın, İranın ve Hizbullahın Suriye’deki kahramanların
isteklerinin İslami hilafet kurmak olduğunu, bunun tüm bölgede faciaya yol
açabileceğini belirtmesi de, Şam katilinin yedeği hazırlanmadan yapılacak
askeri müdahalenin araziye büyük ölçüde hakim olan İslamcıların lehine bir
boşluk oluşturacağına dikkat çektikleri de ayrı bir olaydır.
Suriyeli ve Suriyede mücadele eden ey büyük kahramanlar!
Ey Suriyenin Yiğit kahramanları! Ne olur oyunlara gelmeyerek, Ümmetin
sizden beklentisini gerçekleştirerek bizi kurtarın!
Ey Suriyedeki yiğit kahramanlar; “Rusya’nın
Ortadoğu ayaklanmaları ile ilgili olarak en çok kaygı verici olanın Beşşar
rejiminin enkazı üzerine Suriye’de Müslümanların bir HİLAFETİN ortaya çıkması
endişesini taşıdığını” dile getirmesi başından beri bu tehlikenin varlığından
haberdar oldukları ve ABD ile “yapay karşıtlık üzerinden müttefiklik”
siyasetini izlediklerini ele veriyor. Siz bu batının kokularını gerçekleçleştirerek
bizi kurtarın!
Ey Suriyedeki yiğit kahramanlar;
“Amerika’nın stratejik hedefi, İslamcıların ülkede otoriteyi ele geçirmelerine
imkan vermeden Esed’in yönetimden uzaklaştırılmasını sağlamak” olduğunu
vurgulamakta ve ABD’nin derdinin esasta Esed’le değil, İslamcılarla olduğunu
ortaya koymuştur. Sizde İslami uyanığa sahip olarak bu batıl devletin
üzerinizde oynandığı oyununa gelmeyerek bizi ve
Suriye ile birlikte tüm İslam beldesini kurtarınız.
Ey Suriyedeki yiğit kahramanlar; ABD
kuklasına yönetimi teslim edinceye kadar
Esedi iktidarda kalmaya devam edeceğini açıkça ifade etmektedir. Batının
kendisinden istediği tek ve koşulsuz talep budur. Sizde abdenin kendi ajanını
yerleştirmesine izin vermeden kahramanca siyasi ve askeri mücadele ediniz ve
bizi kurtarınız.
Ey Suriyedeki yiğit kahramanlar; Allah
Rasulü (s.a.v.)’in veda hutbesinde, “Şeytan, artık sizin bu topraklarınızda
ebediyyen kendisine ibadet edinilmesinden umudunu kesmiştir” sözlerine benzer
bir durum ile ABD’nin Suriyede ebediyyen kendisine kulluk edecek kuklalar
bulamayacağını ortaya koyun ki; bütün dünya
kahramalığınızı ve bizi nasıl kurtardığınızı açıkça görsün.
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Batı ve
batılıların Suriye devrimini akamete uğratmak için masaya sürdüğü tüm komplolar
boşa çıkmış, batı çaresizce alışıldık
bir komploya yeniden başvurabilir, bu mübarek devrimi ötekileştirmek,
yalnızlaştırmak ve şeytanlaştırmak için terörize etmeye çalışacaktır. Sakın ola
bu oyunlara gelmeyiniz, bizi kurtarmaya devam ediniz.
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; İslam’ın
Arap yarımadasında ilk defa varlık sahnesine çıkması, dünya siyasi dengesi
içinde vücut bulması gibi İslam devletini tarih sahnesine tekrar çıkararak bizi
kurtarınız.
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Dünya siyasi
sahnesinde şu son yüzyılda İslam ümmetinin hali pürmelâline baktığımızda
sahabe-i kirâmın neden İslam Devleti’nin kuruluşunu tarihin başlangıcı olarak
tespit ettiğini anlayabilmeli ve İslam Devletini tarih sahnesine tekrar
çıkarmalıyız.
Ey
Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Kuseyr'i, Hamayı, Humusu ele geçiren Esad ordusu ve Hizbullah militanları halepe doğru ilerliyor ne olur onlara engel
olunuz ve bizi kurtarınız!
Ey
Suriyeyedeki Yiğit Kahramanlar; Myanmar'da bize soykırım uygulanıyor,
Myanmar'daki katliamlara devlet ve
güvenlik güçleri göz yumuyor, Arakandaki Rohingya Müslümanların sistemli şiddet
uygulanıyor, Müslüman köyleri boşaltılıyor; erkekler ve çocuklar keyfi
tutuklanıyor, işkence uğratılılıyor, Arakanda Savunmasız kadın ve çocukların
katlediliyor, bacılarımıza güvenlik birimlerinin tecavüz ediyor, Ne olur bizi
kurtarın!
Ey
Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Kafir
Fransa'da peçe bahanesiyle
Müslüman kadınlarımıza kimlik kontrolü
sırasında şiddet uyguluyor ve biber gazı kullanıyor. Ne olur bizi kafir Fransız
polisinden ve bu kafir devletten kurtarın!
Ey
Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Kafir Almanya'da yaklaşık 30-40 yıldır
Müslümanları bir arada tutmaya çalışan büyük İslam cemaatlerine karşı duruyor,
İslam dinine ters görüşleri barındıran bir cemaate resmi statü verilmesini
sağlıyor. Ne olur bizi Kafir Almanya devletinden kurtarın!
Ey
Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Kafir Çin'inin güvenlik güçleri, 700 kadar Hui
Müslümana ait evleri zorla yıkıyor, Çin güvenlik güçleri, Qinghai'de evlerinin
yıkılmasına karşı çıkan Hui Müslümanlara karşı operasyon düzenliyor, Polisin
operasyon sırasında Huilere ''sakinleştirici iğne'' atması sonucu 8'i çocuk 9
kişi hastaneye kaldırılıyor, İğnelerden etkilenen çocukların bayıldığı ve
sonrasında görme sorunu yaşıyor. Ne olur bizi bu zalim Çin devletinden
kurtarın!
Ey
Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; Zillet
yakışmaz Muhammed’e tabi olana.” İzzet ve şeref elbisesi giymelisiniz ki bizede
giydirebilesiniz.
Ey
Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; bütün insanlığı karanlıklardan
aydınlığa çıkartmak, köhnemiş düşüncelerin neden olduğu sorunsallara çözüm
üretmek için gönderilmiş bu evrensel ilahi dine yeryüzünde ilk defa yaşam alanı
açmak olan Hicrete koşunuz ve bizi kurtarınız.
Ey
Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; İslami hayatı yeniden başlatmak ve İslam
davasını aleme yaymaya çalışınız. Hayatın bütün işlerinin şeri hükümlere uygun olarak yürütüldüğü ve hayata
bakışın helal ve harama uygun olduğunu, bir İslami toplumda Hilafet Devleti olan İslam
Devletinin gölgesinde bir İslami
yaşantıyı yaşamaya Müslümanları tekrar
döndürmeye çalışınız ve bizi kurtarınız.
Ey
Suriyedeki Yiğit Kahramanlar; İslam Devleti ki, içinde Allah'ın Kitabı ve
Rasulullahın sünneti üzerine dinleyip, itaat etmek üzere, İslami davet ve cihat
yoluyla bütün dünyaya yaymak üzere İslami davet üzere biat ederek Müslümanların
seçtiği bir halifenin bulunduğu devlet için çalıştığınız ve Ümmeti geçmişteki
izzet ve şerefine yeniden ulaştırmaya çaba sarf eden ve böylece ümmet geçmişte olduğu gibi İslam
hükümlerine yönetilecek diğer devletlerden ve halklardan süratle
ilerleme dizginine gelemesi için çalışınız ve bizi kurtarınız.
Ey Suriyedeki Yiğit Kahramanlar;
beşeriyetin(insanlığın) hidayetini ve İslamın yeryüzünü kaplayıncaya kadar
küfürle, küfür fikirleri ve nizamlarıyla çarpışmak için İslam Ümmet'inin
liderliğini hedef edinin ve bizi kurtarınız.
Ey Suriyenin
Yiğit Kahramanlar; Ocak ayının
22’sınde Cenevre-2 toplantısı yapılacaktır. Taraflar bu toplantıya
hazırlanıyor. Cenevre’de yapılacak olan toplantı tarihi ve ülkenin/ülkemizin
geleceği açısından son derece önemli olacaktır. Burada gizli kapaklı
antlaşmalar, satmalar, satılmalar olacak. Sakın ola bu toplantıya katılıpta
büyük hata yapmayınız, siyasi basiretinizi kaybetmeyiniz ve ümmetin size
bakışında hata oluşturmayınız.
Ey Suriyenin Yiğit Kahramanları Suriye ile birlikte Tüm İslam
Cografyasını kurtarınız!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder