30 Haziran 2014 Pazartesi

245) Hilafeti, Dini Açıdan Nereye Oturtmalıyız? - Nureddin YILDIZ - www....





İYİ DİNLEYİN İYİ OKUYUN 
BU HİLAFET BU GÜÇ MÜSLÜMANLARIN BU GÜN OLMAZSA OLMAZLARINDANDIR.
BU GÜN MÜSLÜMANLARIN BAŞLARINDAKİ BELALAR BU GÜCÜN YOKLUĞUNDANDIR.
OKUYUN İTİRASINIZ VARSA BELİRTİN BİR ZAHMET
İSLAM DEVLETİNİN ÖNCELİĞİ
Muhammed (S.A.) e inananlar, onunla birlikte hicret edip ilk
olarak birlikte savaşanlar, önce Allah'ın şeriatı ile hükmeden bir
Müslüman devletin kurulması ve şeriatın buyruklarına uyan Müslüman toplumun inşası için çalışmışlardı.(BURADA BİREY DEĞİL KİTLE SÖZ KONUSU.YANİ KİTLESEL ÇALIŞMA OLMADAN İSLAM HİLAFET DEVLETİ İKAME EDİLEMEZ.DOLAYISI İLE (KAMİL)MÜSLÜMANLIKTA OLMAZ.SADECE SÖZ İLE SÖYLERSİN BU GÜNKÜ GİBİ İÇİ BOŞALTILMIŞ KAVRAM OLARAK)

Ancak bu hususları yerine getirdikten sonradır ki, itaat ve isyan ile ilgili ve teferruat sayılacak konulardaki emri bilmaruf ve nehyi anilmünker vazifesini yerine getirmeye başladılar. Hiç bir zaman asıl enerjilerini böyle basit şeyler için harcamadılar.

İslâm devleti kurulmadan ve Müslüman toplumun yapısı inşa edilmeden önce, çabalarını ancak bütün esasların esası durumunda olan bu temelin inşasına harcadılar. İyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak prensibinin mefhumu da realitelerin icabına göre değerlendirilmelidir.Büyük kötülükler nehyedilmeden ve büyük iyilikler emredilmeden önce ikinci veya üçüncü derecedeki kötülüklere veya iyiliklere geçmek olmaz, ilk islâm cemiyetinin yapısı kurulurken bu husus üzerinde dikkatle durulmuştur.
HİLAFET DEVLETİ VE CİHADIN ZAMANI

Zira Müslümanlara gerek cihat gerekse kısas me d i n e 'de bir İslam devleti kurulduktan yâni hicretten sonra emrolunmuştur.

Daha önce ise Medine halkı ona biat ettiği zaman şöyle buyurmuştur: "Minadaki kâfirlerin üzerine
varıp onları öldürmek temayüllerini belirttikleri zaman: "Ben bu
şekilde emrolunmadım" karşılığını vermiştir.

Medine bir İslam yurdu haline gelince yüce Allah cihadı farz kılmıştır.
http://youtu.be/3DKXnseytts
----------------------CAHİLCE ALDANMA--------------------------------------------------
İSLAM ŞERİATINDAN HARİÇ BÜTÜN BEŞER SİSTEMLERİNİ RED ETMEKLE EMROLUNDUK.
İSLAM DÜŞMANLARI,BU GİBİ ALİMLERİ KULLANARAK VAKIFLAR ARACILIĞI İLE EMELLERİNE ULAŞIYORLAR.
VE,VEYA,YAHUT GİBİ SÖZLERLE KÜÇÜCÜK TAVİZ VERİYORLAR AMA BÜYÜK YARALARA NEDEN OLUYORLAR ONUN FARKINA VARAMIYORLAR.

DEMOKRASİ KÜFÜR NİZAMIDIR ONU ALMAK, TATBİK ETMEK VE ONA DAVET ETMEK HARAMDIR

http://www.hicretonline.com/Makaleler/Demokrasi%20Kufur%20Nizamidir.htm
UNUTMAYIN SİSTEMLER BİR BÜTÜN HALİNDE SİSTEMDİR.
SİTELERDEKİ YANİ YUOTUBİDEKİ KONUŞMALARDA ZEHİR VAR İSE ONLARA YORUM DA YAPILAMIYOR.DİKKAT..!!!
http://youtu.be/tvMqe8jZmrw
-----------------------------------------------------------------------
AİDERLERDİR.ŞAĞIDAKİLERDE HAİN LİDERLERDİR.
Said Nursî'nin Hıristiyanlıkta vuku bulmasını beklediği tasaffi, yani arınmanın türü, Hıristiyanların İslâm'a girmek için dinlerini terketmesi değil; ondan ziyade, onların hayır olan şeye zaten sahip olan dinlerini tamamlamaları, kemale erdirmeleridir. Ehl-i Kitabı muhatap alan bir Kur'an âyetini tefsir bâbında Bediüzzaman, "Kur'an ... size bütün bütün dininizi terketmenizi emretmiyor. Ancak, itikadatınızı ikmal ve yanınızda bulunan esasat-ı diniye üzerine bina ediniz, diye teklifte bulunuyor. Zira Kur'an, ... tadil ve tekmil edicidir.
https://www.blogger.com/blogger.g?blogID=3396906044691833088#editor/target=post;postID=4585194006401709219;onPublishedMenu=allposts;onClosedMenu=allposts;postNum=7;src=postname
OKUYUN VE DİNLEYİN
Mevlana Müslüman Değil Mecusi'dir...(Geçekler Çok Sarsıcı)http://youtu.be/YcGTM31JgtE

Celaleddin er-Rumi : ADAM KENDİNİ ANLATIYOR . BİRİLERİ de KALKMIŞ ONU YALANLIYOR ...! dinleyin bakın ,o kendini ne olarak tarif ediyor .?

Kendilerini islâm’a nisbet eden kitlelerin nezdinde ALLAH dostu,veli(!) diye tanımlandıkları halde bu insanlar müslüman oluşlarının, gerçekte bir din tercihi olmadığını, çünkü aynı zamanda yahudi, hırıstiyan, mecusi v.s dinlerin de müntesibi olduklarını çok açık bir şekilde ifade ederler:
“…Celâleddin er-Rumî “Divan”ında şöyle diyor:
“Canım, ey nur, kaçma benden!
Kaçma benden ey parlayan görünüm,
Kaçma benden kaçma benden!
Şu sarığa bak, onu nasıl başıma koydum,
Hatta bileğime taktığım Zerdüşt’ün zünnarına bak!
Zünnarı taşırım, yemliği taşırım.
Belki nuru taşırım, kaçma benden!
Müslümanım ben, ama Hırıstiyanım, Brahmanistim, Zerdüştiyim.
Ey yüce Hakk, sana tevekkül ettim, kaçma benden.
Bir tek tapınağım; mescid, kilise veya puthanem yok benim.
Sonsuz nimetim yüce yüzündedir, kaçma benden kaçma benden!”
(Teorik ve Pratik Açıdan Tasavvuf ve İslâm.S.160 (Dr. Mustafa Galveş, et-Tasavvuf fi’l- Mizan, 100-101’den))
http://youtu.be/omkNgcHbCio
-----------------------------------------------------------------------------------------------
Said Nursî'nin Hıristiyanlıkta vuku bulmasını beklediği tasaffi, yani arınmanın türü, Hıristiyanların İslâm'a girmek için dinlerini terketmesi değil; ondan ziyade, onların hayır olan şeye zaten sahip olan dinlerini tamamlamaları, kemale erdirmeleridir. Ehl-i Kitabı muhatap alan bir Kur'an âyetini tefsir bâbında Bediüzzaman, "Kur'an ... size bütün bütün dininizi terketmenizi emretmiyor. Ancak, itikadatınızı ikmal ve yanınızda bulunan esasat-ı diniye üzerine bina ediniz, diye teklifte bulunuyor. Zira Kur'an, ... tadil ve tekmil edicidir.
https://www.blogger.com/blogger.g?blogID=3396906044691833088#editor/target=post;postID=4585194006401709219;onPublishedMenu=allposts;onClosedMenu=allposts;postNum=7;src=postname
114) Dinlerarası Diyaloğa Nasıl Bakıyorsunuz? - Nureddin Yıldız - Sosyal Doku
http://youtu.be/u_ZvVTNKgT4

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder