44 — Evet, Biz onlara da. atalarına da geçimlikler verdik ve ömurleri uzadı. Fakat şimdi görmüyorlar mı ki biz o yeryüzüne gelip cevresinden eksiltip duruyoruz. Onlar mıdır üstün gelenler şu halde.
Aslında onların fıtratını bozan uzun süredir tevarüs etmiş oldukları geçimlikler ve eğlencelerdir. Geçimlik ve eğlence, lüks ve şatafat insanın gönlünü bozar, duygusunu yıpratır. Allah'a karşı hassasiyetini zayıflatır. Gözünü kör ederek Allah'ın âyetlerini görmesini engeller. İşte kişi nimet karşısında uyanık bulunmayıp kendisini devamlı Allah'a vererek onu unutmaksızın murakabesinidüşünmediği
zaman böyle yapar, geçimlikler onu.
Bunun için âyeti kerime yeryüzünün her yanında her an vukubulan günlük manzaralardan bir tablo sunarak onların vicdanlarının derinliklerine dokunuyor. Galip devletlerden birisi her gün yeryüzünün herhangi bir bölgesinde küçülüyor, düşüyor, mağlûp oluyor ve bir an önce koca bir imparatorluk olan ülke bir süre sonra bir küçük devlet haline dönüşüyor. Daha evvel yenilmez sanılan milletler birdenbire mağlup oluyorlar. Sayısız nüfusa sahip iken azalıyor da azalıyorlar. Bolluk ve refah içinde yüzerken verimlilikten eser
kalmıyor. İfadei celîle kudret elini yeryüzünün herhangi bölgesini dürüp kaldırırken, herhangi bir yanını eksiltip ve buutlarını küçülterek tasvir ediyor. Ve bir de bakıyoruz ki bu tasvir olunan tablo,
güzel hareketlerin ve endişe verici korkuların yanyana yer aldığı büyüleyici bir tablo halinde:
"Onlar mıdır üstün gelenler şu halde?" Ki öbürlerinin başına gelen onların başına gelmesin?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder