Görmedin mi ki Allah yerde olanları ve emriyle yürüyen gemileri buyruğunuz altına vermiştir. Buyruğu olmaksızın göğü düşmemesi için O tutar. Doğrusu Allah insanlara karşı şefkatli ve merhametli olandır.

65 — Görmedin mi ki Allah yerde olanları ve emriyle yürüyen
gemileri buyruğunuz altına vermiştir. Buyruğu olmaksızın göğü düşmemesi için O tutar. Doğrusu Allah insanlara karşı şefkatli ve merhametli olandır.
Şu yeryüzünde Allah nice servet kaynaklarını, nice kuvvet menbalarım insanoğlunun emrine vermiştir de insanoğlu Allah'ın kudret elinden ve gece gündüz değişen nimetlerinden habersizdir.
Bir kere Allah yeryüzünde bulunan her şeyi insanoğlunun emrine müsahhar kılmış, kâinat kanunlarını insanın fıtratı ve kabiliyetiyle uyuşur şekilde yaratmıştır. Şayet insanın fıtratı ve terkibi
ile yeryüzünün kanunları arasında bir ayrılık söz konusu olacak olsaydı, insanoğlu yeryüzünden faydalanmayı bir yana bırakın, orada hayat dahi süremezdi. Şayet insanın organik yapısı yeryüzündeki atmosfer basıncına tahammül edecek derecede olmayıp ta farklı olsaydı, teneffüs ettiği hava, yediği gıda ve içtiği su onun hayatına elverişli bileşiklere sahip bulunmasaydı bir an bile yaşayamazdı. Şayet kendi bedeninin yoğunluğu veya   yeryüzünün çekim gücü bukünden az veya çok olsaydı bir adım atamazdı toprağın üzerinde Ya havalanır gök boşluğunda kaybolurdu veya toprağın içine gömülür giderdi. Yeryüzündeki oksijen bugünkünden daha az olsaydı veya daha çok olsaydı teneffüs ettiği havanın yoğunluğu da artıp
eksileceğinden insanoğlu nefes bile alamaz boğulur giderdi. Yahut
havadaki oksijeni karbondioksitten ayırarak hayatın ana maddesini
teşkil eden yakma ameliyesini gerçekleştiremezdi. İşte bu yeryüzünün kanunlarıyle insanoğlunun fıtratı arasındaki uygunluktur ki
ona yeryüzünü ve içindeki her şeyi Allah'ın emriyle müsahhar kılma hakkını kazandırmıştır.