16 Nisan 2014 Çarşamba

İnsan fıtratı sabit olduğu gibi din de sabittir:öyle ise sen Hakka yönelerek kendini dine ver.

32 — Dinlerinde ayrılığa düşüp fırka fırka olanlardan Her parti kendi yanında olanla sevinir durur.
Dosdoğru hakka yönelmeyi emreden bu hitap tam zamanında ve
yerinde gelmiştir. Daha önce kainatın derinliklerinde, ruhun enginliklerinde gezintiler yapılmış ve bu gezintilerde kalpler fıtratın dinini karşılamaya hazırlanmış, sapıklığa yönelenler her türlü delili ve
mesnedi yitirmiş, mücerret olarak hazırlıksız ve köksüz halde durakalmışlardır. İşte tam o anda fıtratın dinine yöneliş emri gelmektedir. Bu da Kur'an'a has kuvvetli bir hâkimiyet metodudur. Bundan
sonra hiç bir kalb onun karsısına çıkmaz, hiç bir nefis onu reddedemez.
"öyle ise sen Hakka yönelerek kendini dine ver." Doğrudan
doğruya ona yönel. Çünkü insanı hakikate dayanmayan değişik yollardan, bilgiye dayanmayan muhtelif isteklerden ve heveslerden koruyan yegane şey bu dindir. Bunun dışında insanlar ölçüsüz ve kontrolsüz şehvetlerin ve arzuların esiridirler. Sen yüzünü dosdoğru dine çevir. Onun istikametinde yürü başka yana eğilme hiç. Ve başkalarına bakma.
"Allah'ın insanlara yaratılıştan verdiği dine. Allah'ın yaratışında değişme yoktur..." Ve böylece insan ruhunun tabiatıyle bu dinin tabiatı birbirine bağlanmakta her ikisinin de Allah yapısı olduğu, varlık kanunlarına uyduğu, hedef ve gayeleri bakımından birbirine muvafık olduğu belirtilmektedir. İnsan kalbini yaratan Allah, bu dini indiren Allah'tır. Onu İndirmekle İnsanlara hükmetmek, düştükleri hastalıklardan kurtarmak, sapıklıklardan korumak istemiştir.
Ve yarattıklarını en iyi O bilir. Çünkü O, Latif 'dir. Haberdâr 'dır. İnsan fıtratı sabit olduğu gibi din de sabittir: "Allah'ın yaratışında değişme yoktur." İnsanlar fıtratın yolundan sapacak olurlarsa onu tekrar fıtratına döndürecek olan ancak o fıtrata uygun düşen bu dindir. Çünkü bu din hem beşerin fıtratına hem de varlıkların fıtratına uyar: "İste dosdoğru din budur. Ama insanların çoğu
bilmezler." Bunun için de bilmeden heveslerinin peşinde koşarlar ve dosdoğru yoldan ayrılırlar. Allah'a yönelme emri her ne kadar peygambere tevcih edilmişse de bununla bütün mü minler kastolunmuştur. Ve bunun için zaten âyeti karime devam ederek hakka yönelmenin mahiyetini açıklamasını sürdürüyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder