16 Ekim 2014 Perşembe

EY İNSANLAR

İman edenlere yapılan bu mükerrer seslenişlerden sonra ruh! ve içtimai sahalarda, aydınlık ufuklarda yapılan gezintiyi müteftkiben, mü’minlerin hürriyet ve mahremiyetleri ile alâkalı şeref ve haysiyetleriyle ilgili yerleştirilen bunca kuvvetli garanti unsurlarından sonra, bütün bunları teminat altına alan, ruhlarından coşup gelen Allah korkusu ve takva duygusunu müteâkiben...

Evet işte o yüce ufuklara tırmanan bu basamaklar çıkıldıktan sonra âyeti kerîme bütün insanlığa sesleniyor. Değişik cinsten, renkten, türden bütün insanlığa seslenerek onları bir tek kaynağa, bir tek esasa, bir tek ölçüye çağırıyor. İşte çağırılan bu biricik ölçü o yüce ufuklara yükselen seçkin kitlenin tırmandığı basamakların kendisidir:

13 — Ey İnsanlar! Doğrusu Biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve birbirinizle tanışasınız diye milletler ve kabileler haline koyduk. Muhakkak ki Allah katında en değerliniz ondan en çok korkanınızdır. Ve şüphesiz Allah Alîm ’dir, H a b î r ’dir.

Ey insanlar... Ey değişik cinsten ve renkten,, başka başka kabileden ve yerden olanlar... İyi bilin ki hepinizin aslı birdir. . öyleyse parça parça olup ihtilâfa düşmeyin. Birbirinize düşman olmayın ..

Ey insanlar... Size bu yüce hitap ile seslenen zat sizi bir dişi ile bir erkekten yaratandır. Neden kabile ve bölük bölük ayrıldığınızı size anlatmaktadır. Birbirinizin gırtlağına sarılasınız, birbirinize düşman olasınız diye değil. Dost olasınız, iyi geçinesiniz diye... Dillerin ve renklerin değişik olması, huyların ve tabiatların ihtilâfı, kabiliyet ve hususiyetlerin farklılığı çekişmeyi ve çatışmayı gerektiren bir ayrılık değildir. Bilakis ortak mükellefiyetleri yüklenmek ve ortak ihtiyaçları karşılamak için gerekli yardımlaşmayı sağlar. Allah’ın ölçüsünde dilin, cinsin, rengin ve vatanın farkı yoktur. Allah bir tek ölçüye göre değerlendirir ve insanların üstünlüğünü biricik ölçüye göre ölçer: “Şüphesiz ki sizin Allah katında en şerefliniz en çok ondan korkanımzdır.’’ Gerçek şerefli insan Allah katında şerefli olandır. Allah sizi bilerek ölçü ve değerlerine göre tartar ve değerlendirir: “Ve şüphesiz ki Allah Alîm ’dir, H a b î r ’dir.”

Ve işte böylece bütün farklar kaldırılıyor. Bütün aykırılıklar siliniyor. Bütün değerler düşüyor. Yücelen bir tek değer kalıyor. Silinmeyen bir tek ölçü kalıyor. İnsanlar bu biricik ölçüye göre muhakeme ediliyorlar. Aralarındaki ihtilâf bu değişmeyen bir tek vicdana göre değerlendiriliyor.

Ve işte böylece yeryüzündeki bütün çatışma ve düşmanlık sebepleri ortadan kaldırılıyor. İnsanların üzerine üşüştükleri bütün değerlerin önemsizliği ortaya konuyor. Anlaşıp birleşmek için en büyük sebep ortaya çıkarılıyor. Allah bütün insanların rabbidir.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder